Araf

Gören ile görünenin eşitliği arayışında asli rol oynayan estetik rejim, duyumsanabilir olanı yeniden düzenlemekle ilgilenir. Bu noktada sanat ve siyaset, duyumsanabilir olanın paylaşımında kesişir. İnsan doğal yazgısından sapabilen yazınsal ve siyasal bir varlıktır. Bu sapma, yeni anlam alanlarına olanak tanır; aralıkları derinleştirilebilir, türevler yaratılabilir ve sonunda duyumsanabilir olanın haritasını yeniden çizebilir kılar. Bugün, dev bir simülakrlar karnavalının ortasında özerkliği yeniden sorgulayarak ilksel sahneye dönüş aynı
zamanda kökensel bir ayrışmayı da beraberinde getirecektir. “Araf”, bu keskin ayrışımın hemen öncesinde, sınırların bulanıklaştığı geçici bir eşitliği ve eşiği tanımlar. Bedenlerin ortak mekandaki konumları arasındaki ilişkinin meşru zeminini tamamen yok eden bir güç daha vardır: sanat. Rancière’in önermesinden hareketle: “Sanat, sosyal ve politik meselelerin durumuna ilişkin ilettiği mesajlar ve duygulardan ziyade duyumsal düzeni yeniden kurduğu ölçüde siyasaldır.” Sanatçı Çağrı Dizdar, izleyicilerini “Araf” ile sınırların belirsizleştiği, ayrımın yerini geçici tekinsiz bir eşitliğin aldığı yeni duyumsanabilir alanda var olmaya davet ediyor.

Çağrı Dizdar’ın, Yasemin Green küratörlüğünde ve Nelumbo Studios ev sahipliğinde gerçekleşen kişisel sergisi
“Araf”, 11.12.2025 – 08.02.2026 tarihleri arasında ziyaret edilebilir.

Sanatçı Hakkında

1995 yılında İstanbul’da doğan Çağrı Dizdar, 2020 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde tezhip ve minyatür alanlarındaki lisans eğitimini tamamladı ve aynı alanda lisansüstü çalışmalarına başladı. Çizgi romanlara duyduğu ilgi, lisans yıllarında geleneksel kitap sanatları ile çağdaş anlatı biçimleri arasındaki ilişkiyi araştırmasına zemin oluşturdu. 2018–19 yıllarında Erasmus programı kapsamında Accademia di Belle Arti di Bologna’da çizgi roman sanatı ve baskı teknikleri üzerine eğitim aldı. Dizdar’ın pratiği, toplumsal yapıları ve bu yapılarda tekrar eden meseleleri eleştirel bir gözle inceler; tarihsel ve güncel bağlamları birlikte düşünürken odağını bugünün dinamiklerine yöneltir ve figürleri toplumsal kırılmaların görünür olduğu bir temsil alanı olarak kullanır.

Araf

In the pursuit of equality between the one who sees and what is seen, the aesthetic regime plays a fundamental role by reconfiguring the distribution of the sensible. At this point, art and politics intersect in the sharing of what can be perceived. The human being is a literary and political creature capable of diverting from its natural destiny. Such diversion enables the creation of space for deviations, the possibility of widening gaps, the generation of derivatives, and the reconfiguration of the map of the sensible. Today, amid a vast carnival of simulacra, a renewed inquiry into autonomy will also lead to a return to the primal scene, bringing forth an original separation. ‘Araf’ names the threshold and the transient equality that emerge just before this decisive separation. There exists yet another force that completely abolishes the legitimate ground of relations between bodies within a shared space: art. Drawing on Rancière’s proposition: ‘Art is political not because of the messages and feelings that it conveys on the state of social and political issues, but because it reconfigures the distribution of the sensible.’ Through Araf, artist Çağrı Dizdar invites viewers to inhabit a newly configured sensible realm, where boundaries dissolve and separation gives way to an uncanny equality. ‘Araf’, a solo exhibition by

Çağrı Dizdar, curated by Yasemin Green and hosted by Nelumbo Studios, will be on
view from 11.12.2025 to 08.02.2026

About the Artist

Born in Istanbul in 1995, Çağrı Dizdar completed his undergraduate studies in illumination and miniature at Mimar Sinan Fine Arts University in 2020, where he also began his graduate studies. His interest in comics during his undergraduate years led him to explore the relationship between traditional book arts and contemporary storytelling forms. In 2018–19, he studied comic art and printmaking at the Accademia di Belle Arti di Bologna as part of the Erasmus program. Dizdar’s practice critically examines social structures and recurring issues. While considering historical and current contexts together, he focuses on today's dynamics and uses figures to represent social fractures.